Sen de mi basketbolcu!
TAKOZ, Balyoz, Titrek, Kasap, Kibarcık, Ayıboğan ve hatta -affedersiniz- Ayı!
Saydıklarım futbolcu lakaplarıdır.
Peki ya basketbolcular?
Öv baba övelim: Magic, Doktor, Profesör...
Pazar akşamı, Euroleague kalitesinde süren Fenerbahçe Ülker-Efes Pilsen final serisinin beşinci maçını izliyorum.
Çok heyecanlı maç. Seri zaten 2-2.
Son saniyelerde hakem Fenerbahçe aleyhine sportmenlik dışı faul kararı veriyor.
Haliyle Fenerbahçe cephesi isyan/galeyan pozisyonu alıyor.
Buraya kadar her şey normal.
Fakat Mirsad ve Rasim işi abartıyor biraz.
İşin Fener veya Efes kısmında değilim.
Hatta kurallar kararı aklasa da Fenerbahçe'nin maçı böyle kaybetmesinin içime sinmediğini de belirtmeliyim.
* * *
Yine de...
Mirsad ve Rasim'in tane tane okunacak şekilde hakeme ana avrat sövmelerini, uçak gemisine jet indiren personel gibi el/kol hareketleri yapmalarını, masa hakemi pozisyonundaki hanımefendilerin bulunduğu masayı pavyon basan kabadayı gibi dağıtmalarını onaylamak mümkün değil.
Mirsad ve Rasim'in kendilerini daha sonra seyrettiklerinde manzaradan rahatsız olacaklarına eminim.
Alacakları ceza filan da detaydır.
Ama basketbol sporu ve basketbolcu imajına bu kadar zarar vermeye hakları yoktu.
Futbolcuların suçu ne o zaman?
Baltazar, Taşkafa, Betonarme, Öküz, Gobidik, Saksağan...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder