4.05.2010

TBMM

Kanat Atkaya'nın TBMM gözlemlerinden bir bölüm.

Şikâyetim var

Meclis’i halka şikâyet edeceğim birkaç konu var bu arada. Harikulade bahçe düzenlemesine, baharla coşan doğaya bayıldım. Ancak çevre bilinci sıfır! Bu kadar kâğıt harcanan bir yer görmedim ki mesleğim gazetecilik. Bari geri kazanılmış kâğıt kullansınlar ve diğer kurumlara örnek olsunlar. Müthiş bir kuşe ve birinci hamur israfı var.

Bahçede kedi yok

İkinci şikâyetim kedilerle ilgili. Kardeşim bu kadar tombul serçenin, telaşlı saksağanın ve hapasa yemek yiyen adamın yaşadığı bahçede hiç kedi olmaz mı? Köpeği kışkışlarsın fakat kedi bir şekilde girer. O bahçelerde bir toraman tekir, bir nazlı sarman, bir Kötü Kedi Şerafettin olmaz mı? Araştıracağım, inat ettim.

Her yerde yemek

Bir de çok yemek yiyorlar. Her yerde bir yemek faaliyeti var. Son olarak, kulise getirilen dondurmalı baklavayı gördükten sonra hepsinin niye göbekli olduğunu iyice anlamış oldum. Afiyet olsun da sağlığa zarardır bu kadarı.

Bir de itiraf. Hiç hoşlanmayacağımı düşünmüştüm, çok sevdim Meclis’i. Hatta dönünce özlediğimi fark edip kendimden ürktüm.

Vatandaşa yansıttıkları gerilimi oradayken hiç algılamadığımı da söylemeliyim. Zaten hepsinin bağı ayrı, bahçesi ayrı, kulisi ayrı.

Bizi de germeyin kardeşim o zaman, Allah Allaaaah!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder