KEŞANLI Ali Destanı oyununun gösterimi için Ankara'ya gelen Kayhan Yıldızoğlu, Hürriyet’in sorularını yanıtladı.
Uzun yıllar Ankara'da yaşadığını belirten oyuncu Kayhan Yıldızoğlu o günleri şu sözlerle anlatmış:
“Gençliğim Ankara'da geçti. Bu nedenle bu kente dair yüzlerce anım var. Fakat, bu gelişimde o anılarıma dair en ufak bir kırıntı bile bulamadım. Şehir o kadar çok değişmiş ki, betonlaşma anılarımı da yok etmiş. Kentin yapısı bozulmuş, kenti asi ve hüzünlü bir grilik kaplamış. Kavaklıdere’ye gitmeye korktum. Oranın da değiştiğini görmek benim için büyük bir yıkım olacaktı. Ankara artık eski Ankara değil.
Ankara'da bulunduğum dönemde, kültür ve sanata büyük önem veriliyordu. Cumhuriyet Senfoni Orkestrası kuruldu, devlet tiyatrolarında önemli baş yapıtlar sergileniyordu. Hafta sonlarında dostlarımızın evinde toplanır, senfonileri dinler, sanatsal sohbetler gerçekleştirirdik. Yoğun bir kültür birikimi vardı. Şimdilerde ise, her şey değişti sanata ve yaşama, basitlik ve yüzeysellik hakim olmaya başladı.”
Uzun yıllar Ankara'da yaşadığını belirten oyuncu Kayhan Yıldızoğlu o günleri şu sözlerle anlatmış:
“Gençliğim Ankara'da geçti. Bu nedenle bu kente dair yüzlerce anım var. Fakat, bu gelişimde o anılarıma dair en ufak bir kırıntı bile bulamadım. Şehir o kadar çok değişmiş ki, betonlaşma anılarımı da yok etmiş. Kentin yapısı bozulmuş, kenti asi ve hüzünlü bir grilik kaplamış. Kavaklıdere’ye gitmeye korktum. Oranın da değiştiğini görmek benim için büyük bir yıkım olacaktı. Ankara artık eski Ankara değil.
Ankara'da bulunduğum dönemde, kültür ve sanata büyük önem veriliyordu. Cumhuriyet Senfoni Orkestrası kuruldu, devlet tiyatrolarında önemli baş yapıtlar sergileniyordu. Hafta sonlarında dostlarımızın evinde toplanır, senfonileri dinler, sanatsal sohbetler gerçekleştirirdik. Yoğun bir kültür birikimi vardı. Şimdilerde ise, her şey değişti sanata ve yaşama, basitlik ve yüzeysellik hakim olmaya başladı.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder